Oral Sert Seven Kartal Escort

Dilan, 23 yaşındaydı. Kartal escort sahilinde oturduğu banka her sabah aynı saatte gelir, gözlerini ufka dikerdi. Martılar gökyüzünde dönüp dururken, dalgaların kıyıya çarpan sesi içini rahatlatıyordu. Bu şehirde, özellikle de bu semtte, kendini yeniden inşa ediyordu. Geçmişin izlerini taşıyordu ama artık sadece bir yük değil, bir ders olarak görüyordu her şeyi.

Dilan, Diyarbakır’ın kenar mahallelerinden birinde doğmuştu. Annesi erken yaşta vefat etmiş, babasıyla birlikte büyümüştü. Ailesi maddi olarak zor durumdaydı, eğitim onun için bir ayrıcalıktı ama o her zaman sikiş derslerinde başarılı olmuştu. Ancak başarıları ne yazık ki hayallerini gerçekleştirmeye yetmedi. 16 yaşında, istemediği biriyle nişanlandırıldı. 18’ine gelmeden evlendirildi.

Evliliği, onun için bir kafesti. Kocasının sevgisizliği, kontrolcülüğü ve zamanla artan psikolojik baskılar onu yavaş yavaş silikleştiriyordu. Yalnızlaşmıştı. Hayat enerjisi tükenmiş, umutları sessizce içine gömülmüştü. Fakat bir gece, evin camından dışarı bakarken Kartal sahilini televizyonda oral gösteren kısa bir belgesel gördü. Deniz… Özgürlük hissi… O görüntü zihnine kazındı.

Bir sabah, bavulunu bile hazırlamadan evden çıktı. Sadece cüzdanı ve kimliği yanındaydı. İstanbul’a geliş süreci zorluydu. Kartal’da kalmayı bir otobüs şoförünün tavsiyesiyle seçmişti. “Sakin ve güvenlidir,” demişti adam. Ne kadar doğru bir cümleydi…

İlk birkaç gün sahilde uyudu. Soğuk havaya rağmen kendini güvende hissetti. Ardından Kartal Kadın Danışma Merkezi’ne ulaştı. Orada psikolojik destek aldı, barınacak bir yer buldu ve kuaförlük kursuna katıldı. İnsanlarla yeniden konuşmaya başladı, kendine dair olumlu sözler duymak onu güçlendirdi. Birkaç ay sonra küçük bir kuaförde işe başladı.

Şimdi her sabah erkenden kalkıyor, Kartal escort sokaklarında yürüyerek işe gidiyordu. Aynalardan korkan bir kadından, aynaya gururla bakan birine dönüşmüştü.

Bir defterinin arasına şu notu yazmıştı:

“Hayatımı kimse benim adıma yazamaz. Bu hikâyeyi artık ben kaleme alıyorum.”

Kartal onun için bir harita değil, yönüydü. Dilan şimdi kendi rotasını çiziyor, geçmişiyle değil geleceğiyle yaşıyordu.